Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

İhanet ‘Davaya’ veya ‘İdeolojiye’ Karşı Yapılmıştır

Röportajlar (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 06.08.2014 - 12:08, Güncelleme: 06.08.2014 - 12:08 1626+ kez okundu.
 

İhanet ‘Davaya’ veya ‘İdeolojiye’ Karşı Yapılmıştır

30 Mart 2014 tarihinde yapılan yerel seçimlerde Milliyetçi Hareket Partisinden Çanakkale Belediye Başkanlığı için yarışan ve seçimler sonrasında sosyal medya üzerinde yaptığı paylaşımlarla dikkat çeken Halil Rüştü Akgün ile yaptığımız röportajda seçimlerde yaşadığı hayal kırıklıkları, beklentileri ve gelecek hedeflerinin yanı sıra Cumhurbaşkanlığı seçimlerini konuştuk.
Samimi ve içten konuşmasıyla tanınan Halil Rüştü Akgün sorularımıza verdiği yanıtlarla en az sosyal medyada yaptığı paylaşımlar kadar gündeme damga vuracağa benziyor.     30 Mart yerel seçimleri öncesine dönersek aday olmaya nasıl karar verdiniz? MHP’den size mi teklif geldi?   2014 yılı itibarı ile il genel meclisine aday olmayacağımı daha önce açıklamış idim. Bunun üzerine MHP Çanakkale il başkanlığı şahsıma Belediye Başkanlığına aday olmam teklifini getirdi. Bende eğer daha iyi aday yok ise ve üzerimde teşkilatlarca konsensüs sağlanır ve Genel Merkezde bana görevi tevdi eder ise aday olurum demiştim. Nitekim şartlar bu şekilde gelişti. Diğer aday arkadaşlar adaylıktan çekildiler ve görev de teşkilatlarca tarafıma tevdi edildi. Bunu bir şekilde daha önce partinin Belediye Başkanlığı ve İl Genel Meclis üyeliğini yapmış biri olarak vefa borcunun ödenmesi olarak da görebilirsiniz. Kaldı ki MHP gibi ülkenin birliğinin ve dirliğinin sigortası olan bir partiden Çanakkale Belediye Başkan adayı olmak bir şeref bir onurdur.   Seçim Kampanyanız süresince takip edebildiğimiz kadarıyla gerek halkın, gerekse esnaf ve iş adamlarının size sempati ile baktığına birçok kez şahit olduk. Hatta söylem ve projelerinizin diğer adaylardan daha iyi olduğunu söyleyen kesimler oldu. Bu ilgiyi neye bağlıyorsunuz?   4 aylık yerel seçimler süresince Çanakkale merkezde CHP, AKP ve MHP adayları olarak gayet aktif olarak çalışmalarımızı yürüttük. Bu süreçte Çanakkale Kent gelişimindeki eksik ve hataları tespit edip dile getirirken aynı zamanda da biz belediye başkanı olduğumuzda yapacaklarımızı anlatmaya çalıştık. Bu süreçte beni diğer iki adaydan daha şanslı yapan bir unsur vardı. Sayın Ülgür Gökhan zaten 2,5 dönemdir Belediye Başkanı olup bugüne kadar yaptıkları ve yapmadıkları ortada. Sayın Mehmet Daniş Çanakkale Milletvekili olarak 3 dönemdir çalışıyor ve neyi yapıp neyi yapmadığı ortada idi. Onların anlattığı ve yapacağız edeceğiz tarzındaki söylemleri Çanakkale Halkına çok inanılır gelmiyordu.   Benim ise 3 dönem Belediye Başkanlığı dönemimde neye söz vermişsem yerine getirmiş olmamın verdiği öz güven ile ayrıca Belediyecilik birikimimin de etkileriyle hem çarpıcı ve ihtiyaca dönük projeler ürettim, hemde gerçekleşme oranı çok yüksek reel projeler üretip vatandaşlarıma anlattım. Bu noktada sadece eksik kalan şey bu projelerin halka aktarılmasında yazılı ve görsel medyayı fazla kullanamamam gelmektedir ki bunun en büyük nedeni seçim bütçemizin diğer adayların ayırdığı bütçelerin yanında çok mütevazı kalmış olmasıdır. Seçim süresinde ekonomik olarak birkaç meclis üyemizin yaptığı katkılar ile partili arkadaşımız Volkan Temiz ile buradaki parti dışından bir arkadaşımız vardı; onların destekleri dışında kimseden ve çevreden herhangi bir maddi manevi destek görmedik. Biz bu eksiğimizi daha fazla çaba harcayarak bütün vatandaşlarımız ile yüz yüze görüşme imkânı yaratıp bertaraf etmeye çalıştık. Bu anlamda da Çanakkale de ki bütün esnaflarımızı bizzat ben kendim ziyaret ettim.   30 Mart akşamı sonuçlar açıklandığındaki hislerinizi okuyucularımızla paylaşır mısınız?   Seçim sandıklarının açılması esnasında bizzat kendim de sandık başlarında idim. Bizim beklentimiz 20 bin civarı bir oy idi. Ancak sandıkların açılmasıyla birlikte durum tezahür etmeye başladı, çok şaşırmış idim. Seçimlere 10 gün kala yapmış olduğumuz anketlerde yüzde 25’ler civarındaydık. Sonuçlar netleştiğinde kendi kendime “Ben bu sonuçları hak etmedim” diye telkinlerde bulunarak nerelerde hata yaptığımızı tespit edebilmek için sürekli çalışmaları gözden geçirdim. İki gün sürekli değerlendirmeler yaptım. Sandık sonuçlarını tek tek incelediğimde yaklaşık 10 bin oyun CHP ye gittiğini, yine yaklaşık bin civarında oyun AKP’ye gittiğini gördüm. Bu kötü bir sonuç idi hem de çok kötü. Ve bu kötü sonuçların ortada görünen baş aktörü de ben gibi duruyordum. Gerçek hiçte öyle değildi ama dışarıdan bakanlar önce adayı görüyorlardı. Ben üzerime düşen sorumluluğu yerine getirip gerekli açıklamalarda bulundum ve aktif siyaseti bıraktığımı ifade ettim.   Seçimler sonrasında sosyal medya aracılığı ile bir takım açıklamalarda bulunarak yalnız bırakıldığınızı ifade ettiniz. Bu konuya açıklık getirebilir misiniz?   Seçimler sonrasında basına herhangi bir açıklamada bulunmadım. Sadece düşüncelerimi facebook sayfamdan ifade ettim. Bunların bir kısmını yerel basın kullandı. Konu bundan ibarettir. Düşüncelerimi o dönem ifade ettim ve vermiş olduğum mesajların da ilgili yerlerden değerlendirildiğini ve gereğinin yapıldığını gördüm. Bundan sonrası teşkilatlarımızın kendi iç değerlendirmelerine kalmıştır. Ancak bir gerçek var ki 2014 seçimlerinde Çanakkale olarak hak ettiğimiz başarıyı yakalayamadık. Özellikle Çanakkale ve Biga sonuçlarının kötülüğü genel başarımızı de çok fazlasıyla olumsuz etkiledi.   Kendinizi ihanete uğramış hissediyor musunuz? Size kim/kimler neden ihanet etmiş olabilir?   İhanetlerin görüntüsü ne olursa olsun ihanet mutlaka ‘Davaya’ karşı veya ‘İdeolojiye’ karşı yapılmıştır. Tarihin her döneminde ihanetler yaşanmıştır. Onlarda ihanetlerine çeşitli gerekçeler göstermeye çalışmış ama gerçeği yani davalarına ihanet ettiklerini saklayamamışlardır. Bunun da belli başlı birkaç nedeni vardır. Bunlar; karşıdan ekonomik veya kamusal menfaat beklentilerinin olması, davaya olan inancın zayıflığı veya maddi beklentilerdir. Dolayısı ile kendimi hiç ihanete uğramış olarak görmüyorum. Bana verilen görevi layığı ile yerine getirebilmek için yanımdaki arkadaşlarımla var gücümüzle çalıştık, elimizden geleni yaptık. Ama şartlar çok zor, rakipler kendi alanlarında gücü ellerinde tutuyorlardı. Güce karşı beklenti içinde olmanın travmasını kırıp milli bir direniş ruhu maalesef oluşturamadık. Seçimlerdeki bir gerçekte Çanakkale de insanlar Belediyeciliğe ve yapabileceklerimize göre oy vermediler. Herkes seçimden neyin çıkmasını istemediklerine göre oy kullanmayı tercih ettiler.   Seçimler sonrasında eski İl Başkanı Efkan Erkan yaptığı açıklamalarda 3 belediye başkanlığı kazandıklarını ve 2009 yılına göre oylarını artırdıklarını ifade etmişti. MHP’de görevden almalar yaşandı geçtiğimiz günlerde. Bu görevden almaları neye bağlıyorsunuz?   MHP Çanakkale’de dik durup kenetlenmesi halinde yüzde 30 oy oranına sahip bir parti. Yani Çanakkale’de ki seçmenlerin yüzde 30’nun birinci tercihi MHP, ayrıca geriye kalan yüzde 70 seçmenin de en az yarısının ikinci tercihi MHP. Bu açıdan bakıldığında Çanakkale’nin geleceğine yön verecek parti, insanlarımızın yegâne umudu MHP’dir. 2014 Mart yerel seçimlerde MHP Çanakkale’de çok iyi mücadele etmiş, bütün bölgelerde başkanlığa asılmıştır. İlçelerimizin seçim başarısı fevkalade büyüktür. Eğer en büyük oy potansiyeline sahip iki ilçeyi hesaba katmaz isek MHP Çanakkale’de yüzde 27’ler civarındadır. Eğer Merkez ilçe ve Biga ilçesinden de beklediğimiz oyu alabilseydik il geneli oy yüzdemiz yüzde 30, çıkaracağımız İl Genel meclisi üyesi de minimum 9 olacak idi.   Bunun böyle olduğunu ilk seçimde hep birlikte göreceğimize olan inancım tamdır. 2009 yerel seçimlerinde İl Genel oylarındaki yüzdemiz yüzde 23.75 civarında, çıkan meclis üyemiz 6 ancak kıl payı 2 ilçede meclis üyeliğini kaçırdığımız da unutulmamalıdır. Yani Ayvacık ve Bayramiç ilçelerinde 100’er oy daha alsak meclis üye sayımız 8 olacak idi. Bu seçimlerde yine il genel oy oranımız yüzde 21,5 civarında olmuş ancak bu düşüşün en büyük sebebi Merkez ilçe ile Biga ilçesindeki oy kayıplarından kaynaklanmış. Diğer ilçeler oy yüzdelerini arttırmışlardır. Gerçek şudur ki 2009 yerel seçimlerinde oy oranı yüzde 23.75 iken; 2014 seçimlerinde yüzde 21,5’dir. Ancak çıkarılan İl genel meclis üyesi olarak bakıldığında 2009 da 6 üye çıkartılmış, kıl payı 2 ilçede üyelik kaybedilmiştir. 2014 de 7 üye çıkartılmış, merkez ve Biga’daki üyelikler kaybedilmiştir. Biga ve Merkezde MHP oylarında bir kayma olmuş, ancak bu kaymaların ilk seçimlerde geri geleceği de aşikârdır. Kanaatimce Genel Merkezimiz seçimleri ve sonuçları izlemiş İl ve Merkez ilçe yönetimlerinin yenilenmesinde fayda görmüştür. MHP’nin 3 hilalli bayrağının daha yukarıları dikilme görevini yeni arkadaşlarımıza vermiştir. Bu yenileme çok iyi bir zamanda tam yerinde yapılmış, bazı çevrelerin maniple çalışmalarına rağmen geniş bir konsensüsle destek görmüştür.   MHP yeni yönetim oluşturuldu, yeni yönetime tavsiyeleriniz olacak mı?   Yeni göreve gelen arkadaşlarımız fevkalade heyecanlı ve çok yukarılardaki mücadele tempoları ile çok iyi bir çalışma temposu tutturmuşlardır. Dağılmalar ve kırılmalar yaşanana MHP saflarında birliktelik arzusu yeniden doğmuş, bütün Türk Milliyetçileri MHP saflarında toparlanmaya başlamışlardır. Kanaatimce bu toparlanma coşkusu yeni bir ivme kazanarak MHP’nin oylarını ilk seçimlerde tavan yaptıracaktır. Şahsım olarak yeni yönetimlere herhangi bir akıl verme gibi bir densizlik içine girmem mümkün değildir. Ancak yerel seçimlerde omuz omuza mücadele ettiğimiz birçok arkadaşımız şu anda yönetimlerdedir. Bana düşen görev her zaman her şartta arkadaşlarıma destek vermek, teşkilatlarımızın istediği her noktada mücadeleye devam etmektir.   10 Ağustos tarihinde Cumhurbaşkanlığı seçimleri var; çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu için düşünceleriniz nedir? - Sizce Cumhurbaşkanlığı seçimleri nasıl sonuçlanacak?   Bilindiği üzere ülkemizde Ağustos ayında ilk defa halkın katılacağı bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak.10 Ağustos birinci turda yüzde 50’nin üzerinde oy alan aday olmaz ise 24 Ağustos’ta ikinci tur seçimler yapılacaktır. Bu yarışta 3 adayın olduğu, bunlardan birinin sadece Tayyip Erdoğan ile pazarlık gücünü arttırmaya yönelik olduğu görülmektedir. Diğer adaylar ise bilindiği gibi biri AKP Genel Başkanı ve Başbakan olarak görev yapan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır ve AKP adayı olarak çıkmıştır. Diğer aday ise dün basında da yer aldığı gibi 13 partinin destek açıklaması yaptığı Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu dur. MHP bu seçimlerde baştan beri desteğini açıkladığı Sayın İhsanoğlu' nu desteklemektedir. Bu seçimlerin hem ülkemizin üniter yapısını hem de demokratik Cumhuriyet yönetimi anlayışını yakından ilgilendirdiğini görmekteyiz. Bizler Türk Milliyetçileri olarak ülkemizin birliğini ve bütünlüğünü bozmaya çalışan, yurtdışı soydaşlarımızın yani Irak Türkmenlerinin IŞİD katillerince katledilmelerine göz yuman, hatta hatta çanak tutan, Gazze’de sivil Müslümanlar Siyonist terörist devlet İsrail tarafından katledilirken bırakın gereğini yapmayı, ticari karlarını arttırma peşinde koşan bir siyasi düşüncenin asla tarafı olamaz. Bizler Türk Milletinin bu coğrafyada hür ve bağımsız bir şekilde yaşamasını savunan, Türk Devletinin milletin devleti olduğu gerçeği ile kurumlar arası çatıştırmalar çıkartmayan, Yargıyı kişisel menfaatlerini koruyan rakiplerine hayatı cehenneme çevirtici bir ceza uygulama aracı olarak görmeyen, hırsızlık ve yolsuzluklarla mücadele görevi olan emniyet birimlerini kendi çevresindekilere operasyon yaptı diye cezalandırıp onları paralelci vb iddialarla ellerine kelepçe taktırıp tutuklattırmayacak, insanlarımızın korkmadan düşüncelerini söyleyebileceği, basının özgür yönetimlerin adil olduğu, demokratik hukuk devletinin ve Cumhuriyetin savunucusu olan Adayın, yani Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu nu destekliyoruz. Bu seçimler Allahın izni Milletimizin teveccühü ile daha ilk turda Hakk'ın galip geleceği yani Ekmel beyin kazanacağı gün gibi aşikâr olan seçimlerdir. Bu seçimler 12 yıldan beri ‘Ben varsam varsınız yoksa yok, ya bana biat edersiniz ya da bertaraf olursunuz, benim adamım çalarsa haktır’ zihniyetinin sona ereceği bir seçim olacaktır. Bu seçimler kendi siyasi ve kişisel çıkarları için şeytanla bile işbirliğinden kaçınmayan, kendini bölgede Amerika’nın ve İsrail’in çizdiği bir projenin yöneticisi olduğunu övüne övüne anlatan zihniyetinin Türk tarihinin derinliklerine gömüldüğü bir seçim olacaktır.   Çanakkale’deki işlerinizi devrederek taşınma kararı aldığınızı Sosyal Medya üzerinden açıkladınız. Böyle radikal bir karar almanız sevenlerinizi ve takipçilerinizi üzdü. Seçimler nedeniyle mi böyle bir karar aldınız?   Ben facebook’ta ki yazımda sadece Birey Dershanesine ait olan hisselerimi devrettiğime dair bir açıklama yaptım. Ticaret odası meclis üyeliği görevim ise Birey Dershanesinin sahibi olan Görsem Özel Öğretim hizmetleri şirketini temsilen yürütmekte olduğum bir görevdi. Bu şirketteki hisselerimi devretmem nedeni ile diğer bir şirketimizin müdürü olan Evren Yalçın’a devrettiğimi duyurmuştum. Bu mesaj sadece bunlardan ibarettir. Yoksa Çanakkale’den ayrılacağıma dair bir şey söylemedim ki zaten böylede bir düşüncem yok. Şu anda biraz kafamı dinlemek istiyorum. Eşim Bodrumda öğretmen olduğu için sık sık oraya gidiyorum. Zaman zaman da Çanakkale’ye geliyoruz. Bu bir süreliğine böyle devam edecek.   Siyasetle ilgilenmeye devam edecek misiniz? Önümüzdeki yıl genel seçimlerde teklif gelirse Milletvekilliğine aday olmayı düşünüyor musunuz?   Bizim gibi inanların siyasetten uzaklaşması mümkün değil. Kaldı ki buna toplumda müsaade etmez. Bu bir yaşam biçimi olmuştur. Bende bir Türk Milliyetçisi olarak fikrimin temsilcisi MHP’nin çizdiği yolda gösterdiği hedeflere ulaşabilmek için mücadeleye elbette devam edeceğim. Bu siyasi anlayışımın yanında bu milletin bir ferdi olarak ta tarihin bana vermiş olduğu sorumluluktur. Eğer ben üzerime şanlı Türk Tarihinin bir mensubu olar yüklemiş olduğu ‘Her şart altında milletimizin birliği ve dirliği için’ mücadele etme görevimi yerine getiremez isem tarihimize, gelecek nesillerimize karşı sorumlu, bu güne kadar bu kutsal dava uğruna can veren şehitlerimize karşı da mahçup ve suçlu olurum. Benim için Türk Milliyetçiliği bir yaşam biçimi olmuştur. Bu saatten sonra da aksi düşünülemez. Ben sadece yerel seçimlerden sonra “Aktif siyaseti” bıraktığımı ifade ettim. Zaten şu anda da aktif siyaset yapmam için bir görevim ve sorumluluğum yok, istemedim de. Şu anda MHP’nin inanmış bir sade neferi olarak mücadeleme devam edeceğim. Bu ne zamana kadar bu şekilde devam eder o konuda da çok iddialı konuşmamak gerektiğini düşünüyorum. Gelecek ile ilgili her şeyi Allah'ın takdirine bırakıyorum. Bu vesile ile 2014 yerel seçimlerinde bana inanan, bana güvenen ve destek veren Tüm Çanakkaleli hemşerilerime, ayrıca benimle omuz omuza mücadele eden isimlerini tek tek sayamadığım teşkilatlarımızda görev yapan tüm arkadaşlarıma da teşekkür ederim.
30 Mart 2014 tarihinde yapılan yerel seçimlerde Milliyetçi Hareket Partisinden Çanakkale Belediye Başkanlığı için yarışan ve seçimler sonrasında sosyal medya üzerinde yaptığı paylaşımlarla dikkat çeken Halil Rüştü Akgün ile yaptığımız röportajda seçimlerde yaşadığı hayal kırıklıkları, beklentileri ve gelecek hedeflerinin yanı sıra Cumhurbaşkanlığı seçimlerini konuştuk.

Samimi ve içten konuşmasıyla tanınan Halil Rüştü Akgün sorularımıza verdiği yanıtlarla en az sosyal medyada yaptığı paylaşımlar kadar gündeme damga vuracağa benziyor.

 

 

30 Mart yerel seçimleri öncesine dönersek aday olmaya nasıl karar verdiniz? MHP’den size mi teklif geldi?

 

2014 yılı itibarı ile il genel meclisine aday olmayacağımı daha önce açıklamış idim. Bunun üzerine MHP Çanakkale il başkanlığı şahsıma Belediye Başkanlığına aday olmam teklifini getirdi. Bende eğer daha iyi aday yok ise ve üzerimde teşkilatlarca konsensüs sağlanır ve Genel Merkezde bana görevi tevdi eder ise aday olurum demiştim. Nitekim şartlar bu şekilde gelişti. Diğer aday arkadaşlar adaylıktan çekildiler ve görev de teşkilatlarca tarafıma tevdi edildi. Bunu bir şekilde daha önce partinin Belediye Başkanlığı ve İl Genel Meclis üyeliğini yapmış biri olarak vefa borcunun ödenmesi olarak da görebilirsiniz. Kaldı ki MHP gibi ülkenin birliğinin ve dirliğinin sigortası olan bir partiden Çanakkale Belediye Başkan adayı olmak bir şeref bir onurdur.

 

Seçim Kampanyanız süresince takip edebildiğimiz kadarıyla gerek halkın, gerekse esnaf ve iş adamlarının size sempati ile baktığına birçok kez şahit olduk. Hatta söylem ve projelerinizin diğer adaylardan daha iyi olduğunu söyleyen kesimler oldu. Bu ilgiyi neye bağlıyorsunuz?

 

4 aylık yerel seçimler süresince Çanakkale merkezde CHP, AKP ve MHP adayları olarak gayet aktif olarak çalışmalarımızı yürüttük. Bu süreçte Çanakkale Kent gelişimindeki eksik ve hataları tespit edip dile getirirken aynı zamanda da biz belediye başkanı olduğumuzda yapacaklarımızı anlatmaya çalıştık. Bu süreçte beni diğer iki adaydan daha şanslı yapan bir unsur vardı. Sayın Ülgür Gökhan zaten 2,5 dönemdir Belediye Başkanı olup bugüne kadar yaptıkları ve yapmadıkları ortada. Sayın Mehmet Daniş Çanakkale Milletvekili olarak 3 dönemdir çalışıyor ve neyi yapıp neyi yapmadığı ortada idi. Onların anlattığı ve yapacağız edeceğiz tarzındaki söylemleri Çanakkale Halkına çok inanılır gelmiyordu.

 

Benim ise 3 dönem Belediye Başkanlığı dönemimde neye söz vermişsem yerine getirmiş olmamın verdiği öz güven ile ayrıca Belediyecilik birikimimin de etkileriyle hem çarpıcı ve ihtiyaca dönük projeler ürettim, hemde gerçekleşme oranı çok yüksek reel projeler üretip vatandaşlarıma anlattım. Bu noktada sadece eksik kalan şey bu projelerin halka aktarılmasında yazılı ve görsel medyayı fazla kullanamamam gelmektedir ki bunun en büyük nedeni seçim bütçemizin diğer adayların ayırdığı bütçelerin yanında çok mütevazı kalmış olmasıdır. Seçim süresinde ekonomik olarak birkaç meclis üyemizin yaptığı katkılar ile partili arkadaşımız Volkan Temiz ile buradaki parti dışından bir arkadaşımız vardı; onların destekleri dışında kimseden ve çevreden herhangi bir maddi manevi destek görmedik. Biz bu eksiğimizi daha fazla çaba harcayarak bütün vatandaşlarımız ile yüz yüze görüşme imkânı yaratıp bertaraf etmeye çalıştık. Bu anlamda da Çanakkale de ki bütün esnaflarımızı bizzat ben kendim ziyaret ettim.

 

30 Mart akşamı sonuçlar açıklandığındaki hislerinizi okuyucularımızla paylaşır mısınız?

 

Seçim sandıklarının açılması esnasında bizzat kendim de sandık başlarında idim. Bizim beklentimiz 20 bin civarı bir oy idi. Ancak sandıkların açılmasıyla birlikte durum tezahür etmeye başladı, çok şaşırmış idim. Seçimlere 10 gün kala yapmış olduğumuz anketlerde yüzde 25’ler civarındaydık. Sonuçlar netleştiğinde kendi kendime “Ben bu sonuçları hak etmedim” diye telkinlerde bulunarak nerelerde hata yaptığımızı tespit edebilmek için sürekli çalışmaları gözden geçirdim. İki gün sürekli değerlendirmeler yaptım. Sandık sonuçlarını tek tek incelediğimde yaklaşık 10 bin oyun CHP ye gittiğini, yine yaklaşık bin civarında oyun AKP’ye gittiğini gördüm. Bu kötü bir sonuç idi hem de çok kötü. Ve bu kötü sonuçların ortada görünen baş aktörü de ben gibi duruyordum. Gerçek hiçte öyle değildi ama dışarıdan bakanlar önce adayı görüyorlardı. Ben üzerime düşen sorumluluğu yerine getirip gerekli açıklamalarda bulundum ve aktif siyaseti bıraktığımı ifade ettim.

 

Seçimler sonrasında sosyal medya aracılığı ile bir takım açıklamalarda bulunarak yalnız bırakıldığınızı ifade ettiniz. Bu konuya açıklık getirebilir misiniz?

 

Seçimler sonrasında basına herhangi bir açıklamada bulunmadım. Sadece düşüncelerimi facebook sayfamdan ifade ettim. Bunların bir kısmını yerel basın kullandı. Konu bundan ibarettir. Düşüncelerimi o dönem ifade ettim ve vermiş olduğum mesajların da ilgili yerlerden değerlendirildiğini ve gereğinin yapıldığını gördüm. Bundan sonrası teşkilatlarımızın kendi iç değerlendirmelerine kalmıştır. Ancak bir gerçek var ki 2014 seçimlerinde Çanakkale olarak hak ettiğimiz başarıyı yakalayamadık. Özellikle Çanakkale ve Biga sonuçlarının kötülüğü genel başarımızı de çok fazlasıyla olumsuz etkiledi.

 

Kendinizi ihanete uğramış hissediyor musunuz? Size kim/kimler neden ihanet etmiş olabilir?

 

İhanetlerin görüntüsü ne olursa olsun ihanet mutlaka ‘Davaya’ karşı veya ‘İdeolojiye’ karşı yapılmıştır. Tarihin her döneminde ihanetler yaşanmıştır. Onlarda ihanetlerine çeşitli gerekçeler göstermeye çalışmış ama gerçeği yani davalarına ihanet ettiklerini saklayamamışlardır. Bunun da belli başlı birkaç nedeni vardır. Bunlar; karşıdan ekonomik veya kamusal menfaat beklentilerinin olması, davaya olan inancın zayıflığı veya maddi beklentilerdir. Dolayısı ile kendimi hiç ihanete uğramış olarak görmüyorum. Bana verilen görevi layığı ile yerine getirebilmek için yanımdaki arkadaşlarımla var gücümüzle çalıştık, elimizden geleni yaptık. Ama şartlar çok zor, rakipler kendi alanlarında gücü ellerinde tutuyorlardı. Güce karşı beklenti içinde olmanın travmasını kırıp milli bir direniş ruhu maalesef oluşturamadık. Seçimlerdeki bir gerçekte Çanakkale de insanlar Belediyeciliğe ve yapabileceklerimize göre oy vermediler. Herkes seçimden neyin çıkmasını istemediklerine göre oy kullanmayı tercih ettiler.

 

Seçimler sonrasında eski İl Başkanı Efkan Erkan yaptığı açıklamalarda 3 belediye başkanlığı kazandıklarını ve 2009 yılına göre oylarını artırdıklarını ifade etmişti. MHP’de görevden almalar yaşandı geçtiğimiz günlerde. Bu görevden almaları neye bağlıyorsunuz?

 

MHP Çanakkale’de dik durup kenetlenmesi halinde yüzde 30 oy oranına sahip bir parti. Yani Çanakkale’de ki seçmenlerin yüzde 30’nun birinci tercihi MHP, ayrıca geriye kalan yüzde 70 seçmenin de en az yarısının ikinci tercihi MHP. Bu açıdan bakıldığında Çanakkale’nin geleceğine yön verecek parti, insanlarımızın yegâne umudu MHP’dir. 2014 Mart yerel seçimlerde MHP Çanakkale’de çok iyi mücadele etmiş, bütün bölgelerde başkanlığa asılmıştır. İlçelerimizin seçim başarısı fevkalade büyüktür. Eğer en büyük oy potansiyeline sahip iki ilçeyi hesaba katmaz isek MHP Çanakkale’de yüzde 27’ler civarındadır. Eğer Merkez ilçe ve Biga ilçesinden de beklediğimiz oyu alabilseydik il geneli oy yüzdemiz yüzde 30, çıkaracağımız İl Genel meclisi üyesi de minimum 9 olacak idi.

 

Bunun böyle olduğunu ilk seçimde hep birlikte göreceğimize olan inancım tamdır. 2009 yerel seçimlerinde İl Genel oylarındaki yüzdemiz yüzde 23.75 civarında, çıkan meclis üyemiz 6 ancak kıl payı 2 ilçede meclis üyeliğini kaçırdığımız da unutulmamalıdır. Yani Ayvacık ve Bayramiç ilçelerinde 100’er oy daha alsak meclis üye sayımız 8 olacak idi. Bu seçimlerde yine il genel oy oranımız yüzde 21,5 civarında olmuş ancak bu düşüşün en büyük sebebi Merkez ilçe ile Biga ilçesindeki oy kayıplarından kaynaklanmış. Diğer ilçeler oy yüzdelerini arttırmışlardır. Gerçek şudur ki 2009 yerel seçimlerinde oy oranı yüzde 23.75 iken; 2014 seçimlerinde yüzde 21,5’dir. Ancak çıkarılan İl genel meclis üyesi olarak bakıldığında 2009 da 6 üye çıkartılmış, kıl payı 2 ilçede üyelik kaybedilmiştir. 2014 de 7 üye çıkartılmış, merkez ve Biga’daki üyelikler kaybedilmiştir. Biga ve Merkezde MHP oylarında bir kayma olmuş, ancak bu kaymaların ilk seçimlerde geri geleceği de aşikârdır. Kanaatimce Genel Merkezimiz seçimleri ve sonuçları izlemiş İl ve Merkez ilçe yönetimlerinin yenilenmesinde fayda görmüştür. MHP’nin 3 hilalli bayrağının daha yukarıları dikilme görevini yeni arkadaşlarımıza vermiştir. Bu yenileme çok iyi bir zamanda tam yerinde yapılmış, bazı çevrelerin maniple çalışmalarına rağmen geniş bir konsensüsle destek görmüştür.

 

MHP yeni yönetim oluşturuldu, yeni yönetime tavsiyeleriniz olacak mı?

 

Yeni göreve gelen arkadaşlarımız fevkalade heyecanlı ve çok yukarılardaki mücadele tempoları ile çok iyi bir çalışma temposu tutturmuşlardır. Dağılmalar ve kırılmalar yaşanana MHP saflarında birliktelik arzusu yeniden doğmuş, bütün Türk Milliyetçileri MHP saflarında toparlanmaya başlamışlardır. Kanaatimce bu toparlanma coşkusu yeni bir ivme kazanarak MHP’nin oylarını ilk seçimlerde tavan yaptıracaktır. Şahsım olarak yeni yönetimlere herhangi bir akıl verme gibi bir densizlik içine girmem mümkün değildir. Ancak yerel seçimlerde omuz omuza mücadele ettiğimiz birçok arkadaşımız şu anda yönetimlerdedir. Bana düşen görev her zaman her şartta arkadaşlarıma destek vermek, teşkilatlarımızın istediği her noktada mücadeleye devam etmektir.

 

10 Ağustos tarihinde Cumhurbaşkanlığı seçimleri var; çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu için düşünceleriniz nedir? - Sizce Cumhurbaşkanlığı seçimleri nasıl sonuçlanacak?

 

Bilindiği üzere ülkemizde Ağustos ayında ilk defa halkın katılacağı bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak.10 Ağustos birinci turda yüzde 50’nin üzerinde oy alan aday olmaz ise 24 Ağustos’ta ikinci tur seçimler yapılacaktır. Bu yarışta 3 adayın olduğu, bunlardan birinin sadece Tayyip Erdoğan ile pazarlık gücünü arttırmaya yönelik olduğu görülmektedir. Diğer adaylar ise bilindiği gibi biri AKP Genel Başkanı ve Başbakan olarak görev yapan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır ve AKP adayı olarak çıkmıştır. Diğer aday ise dün basında da yer aldığı gibi 13 partinin destek açıklaması yaptığı Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu dur. MHP bu seçimlerde baştan beri desteğini açıkladığı Sayın İhsanoğlu' nu desteklemektedir. Bu seçimlerin hem ülkemizin üniter yapısını hem de demokratik Cumhuriyet yönetimi anlayışını yakından ilgilendirdiğini görmekteyiz. Bizler Türk Milliyetçileri olarak ülkemizin birliğini ve bütünlüğünü bozmaya çalışan, yurtdışı soydaşlarımızın yani Irak Türkmenlerinin IŞİD katillerince katledilmelerine göz yuman, hatta hatta çanak tutan, Gazze’de sivil Müslümanlar Siyonist terörist devlet İsrail tarafından katledilirken bırakın gereğini yapmayı, ticari karlarını arttırma peşinde koşan bir siyasi düşüncenin asla tarafı olamaz. Bizler Türk Milletinin bu coğrafyada hür ve bağımsız bir şekilde yaşamasını savunan, Türk Devletinin milletin devleti olduğu gerçeği ile kurumlar arası çatıştırmalar çıkartmayan, Yargıyı kişisel menfaatlerini koruyan rakiplerine hayatı cehenneme çevirtici bir ceza uygulama aracı olarak görmeyen, hırsızlık ve yolsuzluklarla mücadele görevi olan emniyet birimlerini kendi çevresindekilere operasyon yaptı diye cezalandırıp onları paralelci vb iddialarla ellerine kelepçe taktırıp tutuklattırmayacak, insanlarımızın korkmadan düşüncelerini söyleyebileceği, basının özgür yönetimlerin adil olduğu, demokratik hukuk devletinin ve Cumhuriyetin savunucusu olan

Adayın, yani Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu nu destekliyoruz. Bu seçimler Allahın izni Milletimizin teveccühü ile daha ilk turda Hakk'ın galip geleceği yani Ekmel beyin kazanacağı gün gibi aşikâr olan seçimlerdir. Bu seçimler 12 yıldan beri ‘Ben varsam varsınız yoksa yok, ya bana biat edersiniz ya da bertaraf olursunuz, benim adamım çalarsa haktır’ zihniyetinin sona ereceği bir seçim olacaktır. Bu seçimler kendi siyasi ve kişisel çıkarları için şeytanla bile işbirliğinden kaçınmayan, kendini bölgede Amerika’nın ve İsrail’in çizdiği bir projenin yöneticisi olduğunu övüne övüne anlatan zihniyetinin Türk tarihinin derinliklerine gömüldüğü bir seçim olacaktır.

 

Çanakkale’deki işlerinizi devrederek taşınma kararı aldığınızı Sosyal Medya üzerinden açıkladınız. Böyle radikal bir karar almanız sevenlerinizi ve takipçilerinizi üzdü. Seçimler nedeniyle mi böyle bir karar aldınız?

 

Ben facebook’ta ki yazımda sadece Birey Dershanesine ait olan hisselerimi devrettiğime dair bir açıklama yaptım. Ticaret odası meclis üyeliği görevim ise Birey Dershanesinin sahibi olan Görsem Özel Öğretim hizmetleri şirketini temsilen yürütmekte olduğum bir görevdi. Bu şirketteki hisselerimi devretmem nedeni ile diğer bir şirketimizin müdürü olan Evren Yalçın’a devrettiğimi duyurmuştum. Bu mesaj sadece bunlardan ibarettir. Yoksa Çanakkale’den ayrılacağıma dair bir şey söylemedim ki zaten böylede bir düşüncem yok. Şu anda biraz kafamı dinlemek istiyorum. Eşim Bodrumda öğretmen olduğu için sık sık oraya gidiyorum. Zaman zaman da Çanakkale’ye geliyoruz. Bu bir süreliğine böyle devam edecek.

 

Siyasetle ilgilenmeye devam edecek misiniz? Önümüzdeki yıl genel seçimlerde teklif gelirse Milletvekilliğine aday olmayı düşünüyor musunuz?

 

Bizim gibi inanların siyasetten uzaklaşması mümkün değil. Kaldı ki buna toplumda müsaade etmez. Bu bir yaşam biçimi olmuştur. Bende bir Türk Milliyetçisi olarak fikrimin temsilcisi MHP’nin çizdiği yolda gösterdiği hedeflere ulaşabilmek için mücadeleye elbette devam edeceğim. Bu siyasi anlayışımın yanında bu milletin bir ferdi olarak ta tarihin bana vermiş olduğu sorumluluktur. Eğer ben üzerime şanlı Türk Tarihinin bir mensubu olar yüklemiş olduğu ‘Her şart altında milletimizin birliği ve dirliği için’ mücadele etme görevimi yerine getiremez isem tarihimize, gelecek nesillerimize karşı sorumlu, bu güne kadar bu kutsal dava uğruna can veren şehitlerimize karşı da mahçup ve suçlu olurum. Benim için Türk Milliyetçiliği bir yaşam biçimi olmuştur. Bu saatten sonra da aksi düşünülemez. Ben sadece yerel seçimlerden sonra “Aktif siyaseti” bıraktığımı ifade ettim. Zaten şu anda da aktif siyaset yapmam için bir görevim ve sorumluluğum yok, istemedim de. Şu anda MHP’nin inanmış bir sade neferi olarak mücadeleme devam edeceğim. Bu ne zamana kadar bu şekilde devam eder o konuda da çok iddialı konuşmamak gerektiğini düşünüyorum. Gelecek ile ilgili her şeyi Allah'ın takdirine bırakıyorum. Bu vesile ile 2014 yerel seçimlerinde bana inanan, bana güvenen ve destek veren Tüm Çanakkaleli hemşerilerime, ayrıca benimle omuz omuza mücadele eden isimlerini tek tek sayamadığım teşkilatlarımızda görev yapan tüm arkadaşlarıma da teşekkür ederim.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve siteye yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.