ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu ve yönetim kurulu üyeleri 2020 yılını değerlendirmek için basın toplantısı düzenledi. 2020 yılında yapılan faaliyetlerin Pandemi Salgını nedeniyle sekteye uğradığına dikkat çeken Semizoğlu; Çanakkale ekonomisinden, işverenlerin moral ve motivasyonlarından, asgari ücrete, Çanakkale’de tartışma yaratan Master Cheff programına ve Çanakkale 1915 Köprüsünün getirilerine şehrin hazırlanmasına kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.

 “ÇANAKKALE OSB DOLDU, EZİNE’DE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR.. ÇAN İÇİN ISRARCIYIZ”

Çanakkale OSB ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Semizoğlu; “Çanakkale’de bulunan OSB’de şu an doluluk oranı yüzde 100’dür. OSB alanını genişletmek için çalışmalarımız sürüyor. Bir yer bulduk; küçük sanayi sitesi için buraya olur mu olmaz mı bunu değerlendiriyoruz. Ezine OSB’de bir yandan çalışmalar devam ederken ilk yer tahsisi geçtiğimiz hafta Dardanel Ton için yapıldı. 300 milyon TL’lik bir yatırım yapacak Dardanel firması oraya. Tarımsal üretim açısından büyük önem taşıyor Ezine OSB. Bu konuda AK Parti Grup Başkanvekilimiz sayın Bülent turan ile de görüşmelerimiz sürüyor. Çan Belediyesi sınırları içerisinde bir OSB planı var. Belediye Başkanı Bülent Öz gelip bizden destek istedi, kendisine yol gösterip, ısrarcı olmasını istedik. Kendisi bu konuda bir ziyaret yaptı Bülent Turan’a. Bizde Bülent beye konu ile ilgili olarak ısrarcı davranıyoruz. Çanakkale son 10 yılda veya 5 yılda aldığını Cumhuriyet tarihi boyunca almamıştır, başlı başına bir köprü yeter zaten” dedi.

“KÖPRÜYE GEREKSİZ DİYENLERİN IQ’SUNDAN VE AKLINDAN ŞÜPHE EDERİM”

Çanakkale’ye köprü yapılmalı mı yapılmamalı tartışmalarına da değinen Selçuk Semizoğlu konuyla ilgili olarak; “Köprü gerekli mi, gereksiz mi? Köprüyü gereksiz bulanların ben IQ ve aklından şüphe ederim. Ulaşılabilir olmak değer arttırır, ulaşılabilir olmak medeniyeti arttırır. 2022’nin 18 Mart’ında bu köprü bitecek. Biz köprünün bitiminden sonrasına Çanakkale’yi her yönüyle hazırlamamız gerekiyor. Bunun için hepimiz birbirimizle uyumlu çalışmamız gerekiyor” dedi.

MASTER CHEFF: “YALAN YANLIŞ RAKAMLAR TELAFUZ EDİLDİ”

Acun Ilıcalı’nın kanalında yayınlanan Master Cheff isimli programın Çanakkale’de çekilmesi için ödenen para ve yapılan eleştirilere de yanıt veren Semizoğlu; “Tanıtımı açısından ulusal basında da geniş yer alan Master Cheff programının çekimlerinin Çanakkale’de yapılması için çok ciddi gayretler sarf ettik. Yalan yanlış, hesap kitap bilmeden bazı rakamlar telaffuz ediliyor. Ben bunları da açıklamıştım: 385 Bin TL ödedik. Ama bu 385 Bin TL inanın hiç bir şey değil. 29 Ekim gibi Türkiye ve Türk Milleti için önemli bir tarihte bu programın Çanakkale’de yapılması her şeyden önemlidir. Diğer birçok il de talep oldu; bakanlık düzeyinde girişimde bulundu bu iller ama biz parasını hemen ödeyelim burada yapılsın dedik. Çanakkale Valimiz de eksik olmasın kendileri de destek oldular. ÇTSO olarak bütün bütçeyi karşılayın deselerdi; yönetim kurulu üyelerimizde aynı görüşte hepsini biz verirdik. Sayın Valimiz eksik olmasın kamu kurumlarının kaynaklarıyla destekleyerek elini taşın altına koydu. 29 Ekim gecesi bu programın izlenme oranları yüzde 60’ın üzerindeydi. 83 milyonluk bir ülkede yüzde 60’ın üzerinde reyting alan bir programda Çanakkale gösteriliyor, Çanakkale tanıtılıyor. Bu son derece anlamlıdır” dedi.

“MASTER CHEFF PROGRAMINA KİMSE DAVET EDİLMEMİŞTİR”

Selçuk Semizoğlu, Çanakkale’de çekimi yapılan Master Cheff üzerinden yapılan eleştirilere de tek tek yanıt verdi. Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın programa davet edilmemesi ve diğer eleştirilere yanıt veren Semizoğlu; “Elbette eleştirilecek şeylerde vardır. Mesela en ağır eleştirilerden birisi Belediye Başkanı neden davet edilmedi sorusuydu. Belediye Başkanına soruluyor, başkanımız doğru cevap veriyor; ‘davet edilmedim’ diyor. Bende bir soru sorayım; Kim çağırıldı programa? Bu programa kimse çağrılmadı, davet edilmedi. Ben bile katılmadım çok ısrar edilmesine rağmen. Ben hayır dedim çünkü ‘Kendine program yaptı’ diyeceklerdi. Genel Sekreterimiz var; birçok işletme üzerinde emeği var, o da çıkmadı. Programa Çanakkale’den çıkanlar Üniversitemizin Gastronomi bölümünden bir hocamız, Çanakkale Aşçılar Derneği başkanı, Ulusal bir markamız olan Dardanel firmasının yönetim kurulu başkanı çıktı. Programa kim çağrılmış ki Sayın Ülgür Gökhan başkan çağrılmamış? Kendisi doğru söylüyor; çağırılmadı” diyerek yanıtladı.

“ÇANAKKALE PANDEMİ KAYNAKLI EKONOMİK DURGUNLUĞUNDAN FAZLA ETKİLENMEDİ”

ÇTSO Başkanı Selçuk Semizoğlu Pandemi kaynaklı ekonomik durgunluktan Çanakkale Sanayici ve şirketlerin çok fazla etkilenmediğini açıkladı. Sözlerinin yanlış anlaşılmaması konusunda detaylı bilgi veren Semizoğlu; “Pandemi kaynaklı ekonomik durgunluktan Çanakkale fazla etkilenmedi. Çünkü 2018 yılı sonrası itibariyle kur dalgalanması, ekonomik krizimsi bir şeyler oluyor. Dolayısıyla durağan olan, oynak olan piyasa da pandemiye yakalandık. Şuan ki verilere baktığımız zaman Çanakkale’de sanayinin çarkları döndüğünü görüyoruz.  İşler kötü değil; tabi Çanakkale’nin fabrikasız bacası üniversitedir. Öğrencilerin gelmemesi sebebiyle aylık 75 milyon TL gibi bir para ekonomiye girmiyor. Tabi bundan dolayı hizmet sektörü, turizm sektörü neredeyse durma noktasına geldi. Bunların dışında üreticilerimiz İçdaş, Doğtaş, Dardanel gibi firmalarımız ciro rekorları kırıyorlar. Bunların tedarikçilerinin işleri iyi. İhracatçı sayımız 51’den 86’ya ulaştı. Ekonomik olarak çok karamsar değilim; daha iyi olacağına inanıyorum. Hatta köprü ile cazibe merkezi olan Çanakkale’ye daha da ilgi olacağına inanıyorum” dedi.

“2020’DE 515 YENİ FİRMA KURULDU”

2019 yılına göre 2020 yılında ÇTSO’ya kayıtlı işveren sayısındaki artışı açıklayan Semizoğlu; “2020’de ÇTSO üyesi sayısı 515 yeni firma kuruluşu var; 128 adet kapanış var. 8 bine yakın ÇTSO üyesi işverenimiz var. Pandemi sürecinde Kısmı Çalışma Ödeneğine başvuran Kasım ayı itibariyle 17 bin 554 işçi için 81 milyon 671 bin lira Kısa Çalışma ödeneği yardımı yapıldı. Bu rakamlar içerisinde Esnaf ve Sanatkarlara kayıtlı işverenlerin de işçilerini kapsıyor” dedi.

KÖPRÜ İNŞAATINDAN ÇANAKKALE EKONOMİSİNE DİREK KATKI YOK

ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu 2020 yılı faaliyetlerine ilişkin açıklamalarının ardından soruları yanıtladı. Çanakkale Köprü inşaatının Çanakkale ekonomisine doğrudan bir katkısı olmadığını, inşaat faaliyetlerini yürüten firmaların Çanakkale’den hiçbir hizmet almamasının hatırlatılması ve ÇTSO olarak bu konuyla ilgili girişim olup olmadığı soruldu. Semizoğlu köprü inşaatından Çanakkale’den doğrudan alım yapılmadığı konularında kendilerine de girişimde bulunduğunu belirterek; “Bu konuda bizlere de bazı şikâyetler oldu üyelerimiz arasında. Köprü’den Çanakkale ekonomisine doğrudan bir katkı olmaması nedeni ile. Tabi ağlamayana meme yok derler. Bunu gündeme getirdiler. Bir iki toplantı gerçekleştirdik bu konuda; hatta Cuma günü bunu AK Parti Grup Başkanvekilimiz ile de konuştuk. Bu konuda görüşmelerimiz yılbaşından hemen önce veya sonrasında bir toplantımız daha olacak” ifadelerini kullandı.

“BİRİ VAR BÜYÜKLERİN ADINI KULLANIP İŞ YAPIYOR, BÜYÜKLERİMİZİN HABERİ YOK”

Çanakkaleli işadamlarının da inşaatı yapan firmaların Çanakkale’den alım yapmamalarını eleştiren Semizoğlu; ilginç açıklamalarda bulunarak şunları söyledi; “Çünkü bakıyorsunuz; denizde motor kiralanacak bir kişi kiralıyor. Adamın işi motorculukla alakası yok. Otel kiralanacak adamın otelcilikle alakası yok. Kimin olduğunu boş verin. Hoş bir olay değil. Konuyla ilgili görüşmelerimiz devam ediyor. Ama maalesef bazı insanların isimleri kullanılarak, siyasi büyüklerimizin isimleri kullanılarak bu işler gerçekleşiyor. Ama büyüklerimizin bu işlerden haberleri yok! Onları da konuşacağız. Çıkıp kaynaştıracağız diyelim. Herkesi düşünmek zorundayız” dedi.

“ÇANAKKALELİ FİRMALAR YETERLİLİĞİ SAĞLAYAMIYOR”

ÇTSO Yönetim Kurulu başkan yardımcısı Murat Aydoğdu ise bunu yetkililer ile görüştükleri, yerel firmaların yeterliliği sağlayamadığını açıkladı; “Yeterlilik belgesi istenen konularda belki Çanakkaleli firmaların eksikliği olabilir ancak; araç kiralama, vinç, kamyon kiralama, iş güvenliği elbiseleri aletleri gibi çok ciddi sayıda satın alma yapılıyor. 4-5 bin kişi çalışıyor bu inşaatta. Beyaz yakalı tabir ettiğimiz köprü çalışanlarından Çanakkale’de ev arsa alanlar var. Muhakkak şehre bir katkısı oluyor, bu konuda onlarla da konuşuyoruz. Kendilerine bu konuları da ilettik; yerelden satın almanın kendilerinin operasyonları için de kolay olacağından bunu kendileri de istiyorlar. Ama birçok kriteri tutturamayan yerel firmalardan alım yapamıyorlar. Oda olarak bu konuda her gelen yatırımcıya ısrarla Çanakkale’den alım yapmaları konusunda ısrarcı davranıyoruz.”

“ASGARİ ÜCRET YETMEZ.. VERGİ YÜKÜNÜN KALDIRILMASI GEREKİYOR”

2021 yılı için açıklanan Asgari Ücret konusunda da değerlendirmelerde bulunan Semizoğlu; “Asgari ücret maalesef yetersiz. Çalışanın eline net 2 bin 825 lira geçecek. İşveren ise 4 bin 203 lira ödeyecek. Bende çalışanımın mutlu olmasını istiyorum. 2 bin 825 lira ile geçinip geçinemediğini bizlerde hesaplıyoruz. Evin ihtiyaçlarını bizde biliriz; nasıl kira ödeyecek, nasıl çocuk okutacak? Bunları bizlerde düşünüyoruz ama işverenin cebinden 4 bin 203 lira çıkıyor. İşveren ve işçinin üzerindeki vergi yükünün azaltılması gerekiyor. Bende isterim işçim işe yüzü gülerek gelsin; tezgahın başında bu ayı nasıl geçireceğim diye düşünmesin isterim. Asgari ücret üzerinden alınan vergi yükünün düşmesi gerekiyor. İmkan bu, bu kadar yapılabildi. Loto oynayan var; gönül ister ki 7 bin lira verelim. Ama bu verildiğinde inanın ki 6 ay sonra her şeyin fiyatı yükselecektir. Enflasyon artacaktır. Ama asgari ücretin üzerindeki vergi yükü düştüğü an hem enflasyon düşer; hem de işçinin cebine giren para artar” dedi.

“KÖPRÜ SONRASINA ŞEHRİMİZ HAZIR DEĞİL”

Çanakkale Köprüsünün bitmesi ile Çanakkale daha ulaşılabilir bir kent olacağı için, Büyükşehirlere nazaran daha yaşanabilir il olarak; İstanbul’dan daha rahat bir ulaşım olacak. Çanakkale’de beyaz yakalı sınıfı çalıştırmak daha kolay olacak. ÇTSO olarak ve bizimle ilgili kamu kurum ve kuruluşlarıyla yatırım olanaklarını daha da kolaylaştırmak için çalışmalarımız sürüyor. Ama maalesef şehir hazır değil. Birçok belediyemizin buna hazır olduğunu düşünmüyorum, buna hazırlık yaptığını da düşünmüyorum. Biz bir hayvan barınağını sorununu bile çözemiyoruz; 2023’de kente gelecek olan Köprünün getirilerini nasıl çözeceğiz bilmiyorum. Bunları bir oturup konuşalım. İlgilileri kimse bir araya gelelim. Söylediğim sözlerin hiç birinin altında başka amaç yok ama bu memleket çok farklı bir yere geliyor, gelmeye başladı. ÇTSO olarak, Esnaf odaları ile kent konseyi ile görüşüyoruz. Çanakkale için ne gerekiyorsa ortak akıl yapalım diye senelerdir söylüyoruz. Şehrin nefes alması lazım, şehrin Yaşanabilir Şehir olarak sürdürülebilmesi gerekiyor. Yıkılan kamu binalarının yerine başka bir şey yapılmaması gerektiğini öneriyoruz. Çanakkale’nin bir Master planının yapılması gerektiğini söylüyoruz. Şehrin önümüzdeki 5-10 yılını planlanması, konuşulması gerektiğini söylüyoruz. Biz söylüyoruz sizlerin de sesimizi bunu yapacak olan kişilere duyurmanız gerekiyor” dedi.

“BİR BOLLUK YAŞANDI.. BİR DAHA O BOLLUK OLMAYACAK”

Semizoğlu ÇTSO üyelerinin pandemi ve ekonomik sorunlara karşı moral ve motivasyonları ile ilgili soruya ise şöyle yanıt verdi; “Çok garip gelecek ama işverenin motivasyonu iyi. Hizmet sektörü hariç çarklar dönüyor. Bir bolluk yaşandı ama o bolluk bir daha yaşanmayacak, olmayacak. İnsanlar acayip bir yaşam sürdü. Müteahhitler neredeyse evlere mutfak yapmayacaklardı, herkes akşam yemeğini dışarıda yemeye başlamıştı. Böyle bir düzen yok! 83 milyonluk bir ülke olarak; bu bütçeye göre kalabalık bir ülkeyiz. İsveç’i Norveç’i örnek, emsal alamazsınız. Bu hepimizin sorunu; şunu da yapalım, bunu da yapalım istiyoruz. Kendimizi tutamıyoruz. Ama kenarda bir ihtiyaç akçemiz yok. Kenarda bir paramız olsa stressiz, daha verimli çalışacağız. İşverenin motivasyonu garip gelecek ama iyi. Üreticimiz zor durumda, turizmcimiz zor durumda, üniversiteye bağlı hizmet sektörümüz sıfır durumunda. Keşke kenarda ihtiyat akçesi olsaydı da daha rahat atlatabilselerdi bu durumu. Pandemi maalesef hiç kimsenin ön görebildiği yada hazır olduğu bir durum değildi. Bunu da inşallah alınacak önlemlerle başımızdan savacağız ve önümüze bakacağız. Bundan ders çıkarmamız gerektiğine inanıyorum; gelecekte tedbirli olmamız gerektiğini aklımızdan çıkarmamalıyız.”