“Artık Göçün Güce Dönüşme Zamanı”
İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Göç ve Diaspora Vakfı tarafından düzenlenen “Göç, Diaspora ve Diplomasi Zirvesi” programına katıldı. Programda yaptığı konuşmada göç meselesinin yalnızca bir sorun başlığı altında ele alınmasının doğru olmadığını vurgulayan Turan, göçün doğru politikalarla yönetildiğinde toplumsal, ekonomik ve demografik bir güce dönüşebileceğini ifade etti.
İçişleri Bakanlığı’nın 650 bin personeliyle Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik birimlerinin yanı sıra AFAD, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri, Göç İdaresi, Valilikler, Kaymakamlıklar ve Sivil Toplum Genel Müdürlüğü gibi çok sayıda kurumu bünyesinde barındırdığını belirten Turan, göç politikalarının da bu çok boyutlu yapı içerisinde ele alındığını söyledi.
“ANADOLU BİR GÖÇ COĞRAFYASIDIR”
Göçün yeni bir olgu olmadığını dile getiren Turan, Anadolu’nun tarih boyunca bir göç coğrafyası olduğuna dikkat çekerek, “Göçü yalnızca Suriye iç savaşıyla tanımlamak doğru değil. Antik çağlardan bu yana insanlık tarihi göçlerle şekillenmiştir. Bildiğimiz kadarıyla göç yüzünden yıkılmış bir devlet örneği yoktur” ifadelerini kullandı.
Uyum süreçlerinde yaşanan sorunların güvenlikçi ve dışlayıcı bir dille ele alınmasının sağlıklı sonuçlar doğurmayacağını belirten Turan, göçün yasallaştırılması, kayıt altına alınması ve uyum politikalarının güçlendirilmesinin temel yaklaşım olması gerektiğini vurguladı.
DÜNYADA 281 MİLYON GÖÇMEN VAR
Uluslararası Göç Örgütü verilerine de değinen Turan, 1970 yılında dünyada 84,4 milyon göçmen bulunduğunu, bunun dünya nüfusunun yüzde 2,3’üne karşılık geldiğini; 2020 yılında ise bu sayının 281 milyona yükselerek oranın yüzde 3,6’ya çıktığını aktardı. Türkiye–Suriye hattının, ABD–Meksika hattından sonra dünyanın en yoğun ikinci göç koridoru olduğunu belirten Turan, düzensiz göçle mücadelede kararlı bir politikanın sürdürüldüğünü söyledi.