Çanakkale'de Kazdağları mücadelesinin yıl dönümünü anmak için birçok vatandaş Çanakkale’de bir araya geldi. Beklenmedik bir kararla valilik tarafından Su ve Vicdan Nöbeti’nin yıl dönümü anmalarına saatler kala eylem ve gösteri yasakları ilan edilmişti. Yasaklardan haberi olmayan çevreciler polisin sert müdahalesiyle karşılaştı. Eylemlere destek olmak için İstanbul'dan gelen çevrecilerin şehre girişlerine izin verilmedi.
ORANTISIZ GÜÇ VE DARP
Polis ekiplerinin çevrecilere gözaltına aldığı ve gözaltı sürecini yakından takip eden İnsan Hakları Derneği Çanakkale Şubesi, büyük tepki çeken olaylar için açıklamada bulundu. İHD Çanakkale Şubesinden yapılan açıklamada; “Kazdağları’nda uzun süredir devam etmekte olan madencilik faaliyetlerini protesto etmek; özellikle son altı aydır geçerli bir ruhsatı dahi olmaksızın Kazdağı'nda işgalci pozisyonunda kalmaya devam eden Alamost Gold-Doğu Biga Madencilik'in Kazdağları'nı terk etmesi talebini dillendirmek amacıyla 25.07.2020 tarihinde gerçekleştirilmek istenen basın açıklaması etkinliği, Çanakkale Valiliği'nin Covid-19 salgını ve orman yangınlarını gerekçe göstererek, tüm şehirde bir hafta boyunca bütün toplantı ve gösteri yürüyüşlerini yasaklaması gerekçesiyle engellenmiştir. Belirlenen alanda toplanan aktivistler ve sivil toplum temsilcileri, kolluğun engellemesine karşı herhangi bir mukavemet göstermemesine ve dağılma duyurusu yapmaya çalışmasına rağmen, kolluk tarafından orantısız güç kullanılarak ve darp edilerek gözaltına alınmışlardır. Gözaltılar esnasında ve emniyet aşamasında yaptığımız gözlemler neticesinde katılımcıların gözle görülebilir şekilde darp edildiği tespit edilmiştir. Aynı zamanda katılımcılar gözaltı aracında aşağılayıcı söz ve davranışlara da maruz kalmışladır. Gözaltına alınan 16 kişi ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmışlardır” denildi.
VALİLİK HUKUKA AYKIRI İŞLEM YAPTI: GERİYE DÖNÜK KARAR ALDI!
Vali İlhami Aktaş 7 günlük her türlü eylemi yasaklarken, karardan çevrecilerin ve Çevre örgütlerinin haberi ise olmadı. Valilik internet sitesine ise söz konusu yasaklar olayların gerçekleşmesinden kısa süre önce konularak yayınlandı. İHD Çanakkale Şubesi ise bu durumla ilgili olarak Çanakkale Valisi İlhami Aktaş’ın yasalara aykırı olarak işlem yapmakla suçladı; “Çanakkale Valiliği, söz konusu yasaklama kararını kanunen 24 saat önce tebliğ etme zorunluluğuna rağmen, hukuka aykırı bir şekilde, etkinliğin başlamasına 2 saat kala, internet sitesinden ve geriye dönük olarak (25.07.2020 saat 00.01’den itibaren) ilan etmiştir.”
“ANAYASAL HAK ORANTISIZ BİÇİMDE KISITLANMIŞTIR”
İHD Çanakkale Şubesince yapılan açıklamanın devamında; “Önceden izin almaksızın toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkı, Türkiye'nin tarafı olduğu AHİS 11. maddesi ile Anayasa'nın 34. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Çanakkale Valiliği tarafından ortaya konan yasaklama gerekçeleri ile yapılan müdahale göz önüne alındığında yasaklamanın orantısız bir hak kısıtlaması olduğu ve amacının tam tersi bir sonuca sebebiyet verdiği açıktır. Zira Çanakkale Valiliği'nin Covid-19 salgını nedeniyle yasaklamış olduğu etkinliğe, katılımcılar dağılma çağrısı yaparken ve dağılma iradesini ortaya koymaktayken müdahale edilerek, katılımcıların yaka paça, darp edilerek gözaltına alınması Covid-19 salgını açısından çok daha büyük bir risk oluşturmuştur. Çanakkale'de, sosyal hayatın neredeyse hiç bir alanında Covid-19 nedeniyle bir kısıtlama yapılmazken, sadece Anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının orantısız bir biçimde kısıtlanması, ifade özgürlüğünün ihlal edilmesidir. Böyle bir durumda kolluğun görevi, söz konusu etkinliğin maske, hijyen ve sosyal mesafe gibi kurallara riayet edilerek gerçekleşmesini temin etmek, katılımcıların bu hakkını güven içinde kullanmalarını sağlamaktır” denildi.
ORANTISIZ GÜÇ, DARP, KÖTÜ MUAMELE
Polis ekiplerinin çevre eylemcilerine yaptığı müdahaleyi ve gözaltılar ile ilgili de açıklamada bulunan dernek; “Çanakkale Valiliği'ni; ifade özgürlüğünü kullanmak üzere barışçıl toplantılar yapmaya çalışan sivil toplum ile değil, toplum sağlığı bakımından büyük bir risk oluşturan Kazdağları'ndaki hukuksuz madencilik faaliyetleri ile mücadele etmeye; keza Covid-19 riskini arttıran bir biçimde yapılan orantısız müdahale, darp ve kötü muamele fiillerini gerçekleştiren emniyet mensupları hakkında soruşturma açmaya davet ediyoruz. Toplanma ve ifade özgürlüğünün, hukuka aykırı bir şekilde engellenmesinin suç olduğunu tekrar hatırlatıyor ve konuyla ilgili yasal sürecin takipçisi olacağımızı ifade ediyoruz” iddialarında bulundu.